Başkanımız Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Televizyonu'nda "Futbol Zirvesi" programında İhsan Topaloğlu'nun konuğu oluyor.

Başkanımız programda İhsan Topaloğlu'nun yanı sıra Milliyet Gazetesi Spor Müdürü Cem Şengül, Sabah Gazetesi Spor Müdürü Serdar Ali Çelikler, Zaman Gazetesi Spor Müdürü Serkan Akcan, Hürriyet Gazetesi Spor Servisi İstihbarat Şefi Mehmet Arslan ve Akşam Gazetesi Spor Yazarı Alaattin Metin'in sorularını yanıtlıyor...

Başkanımız Aziz Yıldırım'ın canlı yayında kendisine yöneltilen sorulara verdiği yanıtların fenebahce.org tarafından derlenen yazıları aşağıdaki gibidir:

Sorunlarımız ortak

"Geçtiğimiz günlerde yapılan Kulüpler Birliği Vakfı toplantısında Türk sporu için olması gereken çözümleri sunduk, önerdik. 5 büyük ülkenin (İspanya, İngiltere, Fransa, İtalya, Almanya) ligleri bu şekilde organize edilmiş. Nedir bu Federasyonu'nun yönetmesi, Kulüpler Birliği tüzel bir şirket olarak organize etmesi. Bunun faydası işin sahibi olduklarını bildikleri ve gelirleri aktarmak için kulüplerin bir arada çalışmasıdır. Bizde Federasyon, daha önde gibi görünüyor. Federasyon sadece düzenleyici olacak. Her türlü ödemeyi bu bahsettiğim tüzel şirket karşılayacak. Bugün hemen uygulanamaz ama Türk sporunun ileri gitmesi için mutlaka yapılmalı. Bunu tartışmak için yaptık. Alman Federasyon başkanı ile konuştuk. O da bize bunu önerdi. "Sizin de uygulamanız gerekir" dedi. Avrupa'nın 5 büyük ligi uyguluyor. 7 milyarlık bir gelir var 2 1/3'ünü bu 5 ülke alıyor. Biz de bu ülkeler arasına katılırsak iyi olur diye düşündük. Herkes elini taşın altına sokacak. Kimseyi suçlayamayacağız çünkü kulüpler olarak işin içinde olacağız. Sonunda herkes menfaatini elde edecek. Herkes buranın başına gelebilir. İlle Aziz Yıldırım olması gerekmez. Tüm kulüpleri bir araya getirip onların sorunlarına bakıp bunlara çözüm üretelim istiyoruz. Yeni bir dönem başlıyor. 10 yıldır Fenerbahçe'de başkanlık yapıyorum. Bakın artık Türk futbolu diyorum. Sorunlarımız ortak. Gazetelere bakıyoruz her şey gergin, üzerimize düşeni yapalım diyoruz. Tüm kulüpler her yerde toplantı yapabiliriz. Mevlana Haftası'nda Konya'da da yapabiliriz."

Takımımız geçen sezondan daha kuvvetli

"İyi bir kadro oluşturduğumuza inanıyorum. Geçen yıl giden oyuncu var mı var. Kemal gitti. Aurelio gitti. Kezman'ı sonra gönderdik. Kamuoyu Kezman'dan da mutlu değildi. Serdar gitti. Kalecimiz vardı zaten. Santrafor sıkıntısı çekiyorduk. Semih'le oynayacak Güiza'yı aldık. Avrupa'nın birçok takımı istedi almasak Barcelona alacaktı. Ligler bitmeden anlaştık, ön anlaşma imzaladık. Biz vazgeçersek gitme şansı vardı. Emre'yi aldık. O Türk futbolunda en önemli oyunculardan biri. Emre askerliğini yaptı ön çalışma yapamadı geldi fedakarlık gösterdi. Sakatlanabilen bir futbolcu, iyi bakılması lazım. Hoca geçmişten tanıyor. Aragones'le de biz Avrupa Şampiyonası başlamadan anlaştık. Emre Türk futbolunun yetiştirdiği ender yeteneklerden biri. Emre'nin basınla ilişkilerini uzatmak hem ona hem bize zarar veriyor. Affetmek lazım. Bu çocukla ilgili hep bir şey ortaya atılıyor. Ailesi, karakteri iyi. Sonra yapamıyor edemiyorsa ne isterseniz söyleyin. Galatasaray'a transfer olsaydı bu ithamların hiçbiri yapılmayacaktı. Galatasaray kalemleri kasıtlı yazıyor bunları. Her insanın hem seveni vardır hem de sevmeyeni vardır. İtalya'da İngiltere'de oynadı. Deivid'in ayağı kırıldı o da oynayamadı. Avrupa'yla Türkiye'yi karıştırmayın çünkü Avrupa'da futbolcular rahat. Semih sakattı. 'Benim oynaman lazım' dedim. Bizim çocukları oynatıyoruz. Sakat çocuklar oynamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Emre'nin sakatlığını söyleyip bunalıma soktular. Türk futbolun geleceği Burak alındı. Josico'nun transferinde hocayla konuşmamızda, ben Josico'yu alacaktım. Sakatlığından dolayı alamadım. 3. ; 5. tercih değil. Bunun mukavelesi vardı. Gelmek istediğini söyledi biz de bunu aldık. Biz belirlemiştik. Senna 24 milyon Euro bonservisi. Güiza 14 milyon euro ona bile çok dediler. Biz Güiza'yı bilmem kaç yıl önce alsak neler söylerdi. Kulüpler kurumsal yapıya girdi. Transferler artık ben parayı verdim geldi denemiyor. İspanya kulüpleri sözleşme yapılırken önceden belirliyorlar. Sena, 17. maddeden dolayı gelebilirdi. Siz her gün yazdınız bu gelecek gelecek. diye eğer biz bunu alsaydık ceza alırdık. Sportif ceza alacaktık çünkü. Geçen seneden daha güçlü bir kadromuz var. Geçen seneninkinden daha iyi. Bu takıma güveniyoruz. Geçen yıldan daha iyi bir başlangıç yaptık. Geçen sene elde ettiğimiz başarıyı yakalayacağız. Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finali geçme başarısını yakalamak hedefimiz. Biz Fenerbahçe olarak tecrübe kazandık. Oyuncularımızda, camiamızda bir tecrübe var. "

Bütçemize göre hareket ediyoruz, zarar etmiyoruz

Fenerbahçe Kulübü'nün bir bütçesi var. Bütçenin dışına çıkarsak ödemede zorluk çekeriz. Gelir gider tablolarını dengeli haldi tutmamız gerekiyor. Çalışanların emeklerine de dikkat etmeliyiz. Benden sonrası kıyamet deseydik istediğimizi alırdık. Marco bu kulüpten 1 milyon 750 bin dolar alıyordu. Geçen yıl Aralık ayında menajeriyle konuştuk. Oyuncunun mukavelesinde 7 milyon Euro getirirse gider diye bir ibare var. Basına gitti konuştu. Valencia ile oturduk devamlı konuştuk. Antrenörle diyalog içinde 'biz almayacağız' dedi. Menajer geldi. Mademki Marco'yu vermiyorsunuz Vederson'u verin 6 milyon euro getireceğiz dedi. Onun da Deivid'in de beynini yıkamış. Bir yerlere pazarlamak için. Biz onunla konuşmayı kestik. Biz 2 milyon euro teklif ettik. Menajerine de yüzde 10 dedik. Onun teklifi 3 milyon euro artı 1 milyon euro da kendisine istiyor. Ona bunu verseydik diğer oyunculara da aynı şekilde davranmak lazım.
Marco'yla konuştum. Duygusal konuşmalar yaptık. Ailen de burada olmak istiyor. Eline 500 milyar geçen oyuncunun eline primlerle 3 milyon geçti. O 'Menajerim ne derse o olur' dedi.
Marco konusunda Fenerbahçe gerekli fedakarlığı yapmıştır. Para için gitti.
Fenerbahçe'de oynarken birçok oyuncunun gidişi yazıldı, çizildi. Peki onlar varken Chelsea'yi geçecek pozisyona gelindi mi? 27 oyuncumuz var. Şu kalsaydı bu kalsaydı deniliyor o zaman 45 oyuncu olacaktı. Bu da olamayacağına göre alabileceklerimizi alamayacaktık."

"Tuncay konusunda Ali Koç çok uğraştı. Ağabey-kardeş ilişkileri var. Tuncay geldi. Boş mukaveleye imza attı. Avrupa'ya gitmek istiyorum dedi. Oradan alacağım paranın üstüne çıktık. 'Roberto Carlos'un kaptanı ol' dedim. Cemil Turan, Can Bartu, Lefter olursun' dedim. 'Ben İngiltere'de oynamak istiyorum' dedi."

"Futbolcular benden çekiniyor. Bana saygı duyuyorlar. Ben de onları kendi çocuklarım gibi görüyorum. Ben bir futbolcuyu 10 milyon dolara alıyorum 4 yıl anlaşıyorum. 4 yıl sonra gidince bana maliyeti 0 oluyor. Eğer ben aldığım değerden daha aza giderse eksi alırım. Kezman bile hesap yaparsanız 8'e aldım 2 sene oynadı 4'ü gitti ben 4.5'a sattım kar ettim. Mukavelesi bitmiş futbolcunun ise bizimle işi bitmiştir."

Avrupa'da transfer rakamları alt üst oldu

"Son 5 yıl Lorant'tan bu yana Daum, Zico var. Hiçbirini mukavelesi bitmeden göndermedik. İsterse şampiyon olsun. Mesela sorunların çözülememesi. Antrenör Zico'yu tanıyor muydunuz? Giderken çok kıymetli oldu. Anlaşmam vardı. Birinci yıl; 1.8, ikinci yıl; 1.9 milyon euro. Birinci yıl şampiyon yapma şartı vardı, yaptı mukavelesi uzadı ve geçen sezon bitti. Anlaşmak istedik. Bizden 3.5 milyon euro istedi. Bu fiyatı bir türlü indurmedi. İkinci konu kardeşiydi. İlk konuda anlaşamadık. Yardımcılarıyla birlikte bu rakam 4.750 milyon euroya geldi. 2.8'lerden bu rakama geldik. Zico bu sene şampiyon olsaydı da fark etmezdi. Bu rakam bize gereğinden yüksek geldi. Yüzde 10-20 arttırırdım yüzde 60-70 arttıramam. Aragones'in tüm ekibi bize 3.5 milyon euroya mal oldu. Bu rakama ilaveten primleri var. Zico'da başarı geldi de Türkiye ligini yürüye yürüye kazanması gerekti. Bizim için önemli olan disiplindi. Aragones'i ne benim söylememe ne sizin sormanıza gerek var. Kurumsal yapıya ayak uyduran, çalışkan bilgili olacaktı, Aragones de bu karaktere sahip çok tecrübeli bir hoca. Hiç başarı yakalamamış genç antrenör de getirilebiliriz. Avrupa'da da var bu durum. Fenerbahçe'yi herkes takdir etsin. Ortega, Carlos, Anelka geldi. Kimin aklına gelirdi. Van Hoojidonk geldi. Basına açıkladığım zaman basın o kadar didikliyor ki iş çıkmaza giriyor. Sonra da beceremediler oluyor. Eto'o'yu getirecektik ama çok büyük rakamlar istediler. Avrupa'da rakamlar alt üst oldu."

1 milyon üyeye start vereceğiz

"Avrupa'daki başarıyı inşallah yakalarız. Mayıs ayında kongre var. Ben neye karar vereceğimi henüz düşünmedim. Olabiliriz de olamayabiliriz de. Düşüncemizi paylaşırız. Mehmet Ali Aydınlar ile ilgili açıklama yapıldı. Ali Koç'u Fenerbahçe'ye zorla ricayla soktuk. Gençliğinden beri Fenerbahçe'de başkan olmak istiyordu. Fenerbahçeli hatrı sayılır işadamları görmek istediğimizi söyledik. Hasan Doğan, Mehmet Ali Aydınlar'ı almak istediğini yönetime söyledi. M.Ali Bey'e gittik. Kendisinin bu yönetime girmesinin iyi olacağını söyledim. 'Fenerbahçe başkanlığını düşünürsen bırakır gelirsin' dedim.

Fenerbahçe bir cumhuriyet. Demokrasi hakim. Ben burayı ileriye götürmeyeceğine inansam kardeşim olsa oy atmam. Fenerbahçe'de pazarlık olmaz. Biz düşüncelerimizi yetkili mercilere sunarız onay verirlerse uygularız. Küsme kırılma burada olmaz. Fenerbahçe 2007'de biz 100. yılda 100 bin taraftar kartı dedik, bunu geçtik. Biz de 2008'de 155 bini 2009'un nisan ayına doğru 200 bine çıkartmaya çalışacağız. Bu kartlar banka kartına dönüştü. Bu zamanla daha da devam edecek. Bankalardaki puanlama sistemi burada da devam edecek. 1 milyon üye için kulüple ve kanunla olan ilişkiler var. Bununla ilgili olarak çalışmalara başladık. Sayın Bakana da sunduk. Sayın bakanın davetini bekliyoruz. Üyelerimizin karşısına geçerek onay alabilirsek bunu hayata geçireceğiz. Her üyeden 1 milyar alsak büyük bir meblağ Fenerbahçe'nin kasasına girer. Avrupa'da bir numara olmamızı sağlar."

Forvetimize de güveniyorum

"Takıma güvencemiz tamdır. Güiza veya Semih'e Allah korusun bir şey olursa Şampiyonlar Ligi'nde İlhan Parlak görevini yerine getirecektir. 21 yaşında çok yetenekli bir forvetimizdir. Semih vaktiyle nasıl zamanının gelmesini beklediyse İlhan da bu şekilde ilerleyecektir. İlhan da ileride bir Semih olacaktır." 

Herkes yerine oturmalıdır

"Kulübün başkanının Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu'nda özel yeri yoksa kimsenin özel yeri olamaz. Genç Fenerbahçelilerin kurulmasına ben ön ayak oldum. Ben hepsine değil içindeki 5-10 kişiye karşıyım. Herkes yerine otursun diyorum, bunu istiyorum. Fenerium yürüyorsa bu stat da yürüyecek. İnsanlar huzursuz edilmemeliler. Huzursuz ederseniz gelmezler. Bana bu stada gelip, bana ve bu kuruma güvenen insanların sorumluluğunu taşıyorum. İlişkilerin, rantların kopması gerekiyor. Galatasaraylı da gelsin Beşiktaşlı da kombine alsın gelsin otursun bizimkiler de gitsin otursun. Saha içinde galip gelmek için her şey yapılsın ama saha dışında dostluk olsun. Milli takımda kulüp ayrımcılığı olmaz. Milli takım maçlarından taraftarlık kırmız beyaz içindir. Ben de bunu arzuluyorum. Fenerbahçe'de ise tek kimliğin olmasını istiyorum. Stat içinde çeşitli gruplar olur pankartta asabilirler. Ben bunu yasakladım çünkü tek kimlikten uzaklaşılıyordu. Hooijdonk transferinde adamın boynuna atkı attılar uyardım. Bin atkı konulacaksa Fenerbahçe olmalı. Kimseyle yakın değilim. Genç Fenerbahçeliler kale arkasında, bilet, otobüs desteği yaptım. O andaki şartlar gereğiydi. Ama gördüm ki rant var. Genç Fenerbahçeliler daha sonra şapka, atkı kaban çıkarttılar. Galatasaray'ın Beşiktaş'ın grupları var diye bizim de bir grubumuz var sanıyorlar. Mücadele edecekler sanıyorlar. Ben Fenerium'u kurmuşum devlete vergimi veriyorum. O gençler de Fenerbahçe taraftarı. Genç Fenerbahçeliler diye kaban satıyorlar. Ayda 25-30 milyarlık mal satıyorlar. Bu kimin cebine gidiyor. Çocukları kandırıyorlar. Özellikle zengin çocuklarına yapıyorlar. Çocuklardan 10 - 20 milyar istiyor çocuklar veriyorlar. 30 milyonluk Fenerbahçe camiası var. Kombine alanlardan bir sürü şikayet var. Biz diyorlar size güvenip aldık. Bana iki aile mektup yazdı. Biz tribüne çıkıyoruz. Ama yerimize oturamıyoruz oturtmuyorlar dediler. Çıkarttım oturttum. Orada oturanları kaldırttım. İnerken yine baktım çocukları yine kaldırmışlar gittim baktım başkası oturmuş alkol içmiş zil zurna sarhoş bu sefer 'Alkolik hareket engellenemez' diyorlar. Sonra Galatasaray'a küfür ediyorlar ya ben niye edeyim ki. Sattığımız kombinelerde eğer rahatsızlık verirse kombine iptal edilir ibaresi var. Burası dağ başı değil. Kanuni ne varsa hepsini yaparız. Hiçbir şeyden korkmam. Migros tribününe ben başkan olduğum sürece kombine yapmayacağım. Kombine sayımız bugün itibariyle 30 bin 288. Herkese teşekkür ediyorum. Migros'un altında koltukları sökeriz ayakta bağırır çağırır giderler. Gerekirse valiye şikayet edeceğim. Onlar giderse tezahürat biter diyorlar. Bu laf geriye kalan onbinlerce taraftarı hiçe saymaktır. Böyle şey olur mu? Herkes yerinde oturmalı ve hep birlikte düzeyli tezahürat edilmelidir.

Sadece futbol değil, sporun tüm branşları ve spor yönetiminden çok iyi anlıyorum

"Bana futboldan değil, betondan anlıyor diyenlere cevabım şudur: Ben 'en az' sizler ve gazeteciler kadar futboldan anlıyorum. Sporun her türünü seviyorum. Birçok maça ve amatör karşılaşmalara gittim. Ömer Üründül hariç, benim kadar gezip gören bilgisi olan bence yok. Futboldan anlamak nedir? İdarecilik başka futboldan anlamak başka bir şey. Futboldan anlamak bu değil ki. Ben geldiğimde yaptığım yatırımları başkası yapmış olsaydı  Fenerbahçe şimdi bu noktada mı olacaktı? Benden sonra gelecekler, benim bıraktığım seviyede mi yürütecekler Fenerbahçe'yi? Muhabirler köşe yazısı yazıyorlar. Alex'e yazdığınız yazılarla bu seyirci kalktı kendisini yuhaladı. 'Koşmuyor, yürüyor' diye yazdınız. Adam burada her şeyi yapıyor. Aldığı para 5 milyon dolar adam öyle mükemmel olsa buraya niye gelsin? Unutmayalım, bu oyuncu arkadaşlarıyla çeyrek finale çıkarttı takımı. Evvelki sene aldığımız tüm oyuncular için gazeteciler 'Ne biçim oyuncular' dedi. Deivid'e demediğiniz kalmıyor. Ama geçen sene Zico diretti oynattı, geçen seneki performansı ortada. Bana anlamayan diyenler biraz kendilerine bakmalı. Ben 'Her şeyi bilirim' diyemem. Ama basında yazanlardan daha iyi anlarım. Ben 5 saat masa tenisi seyrettiğim zaman sizlerden biri izledi mi? Yüzmenin tüm müsabakalarına giderim. 11 senede 3-5 idareci gitti. Hemen yazıyorsunuz. 11 yıldır başkanlığa gidiyor. Bir tane bile genel kaptanı değiştirmedim. Amatör branşın değerini yukarıya taşımaya çalışanlar bu arkadaşlar. Onlara daha çok bütçe ayırmak lazım. Avrupa, dünya ve olimpiyat sıralamasıyla gider. Oturup basın ne yapılması lazım diye bir çalışma var mı? Kulübe bir öneri yaptınız mı? Lütfen bunları diyenler, yazanlar çizenler kendilerini de eliştirsinler…"

Ayrıntılar az sonra...

BASIN FOTOĞRAFI